Gençlerimizin elinde

Ancak şehrimizin karar mekanizmalarında ne yazık ki gençlerimizden yeteri kadar istifade edildiği söylenemez. 

Özellikle kent konseylerinde ve meclislerinde, derneklerde ve sivil toplum kuruluşları bünyesinde gençlerin daha fazla yer bulması gerektiğini düşünmekteyim.

 Bu konuda tecrübenin önemi yadsınamasa da hâlihazırda gençlerimizin dijital dünyada, farklı duygu, düşünce ve yeteneklerini ortaya koyabildikleri ve yaşları gereği bitmek bilmez enerjiye sahip oldukları gerçeği göz ardı edilmemelidir. 

Tecrübeli insanlar önemli olduğu kadar, bu şehrin ehliyetli, bilgili, vizyon ve misyon sahibi, dinamik ve enerjik bireylere de ihtiyacı olduğu unutulmamalıdır.

 Bu nedenle şehrimizin geleceğini yaşayacak olan gençlerin, istikballerini kurgulamalarına ve bunlara katkı sağlamalarına imkân tanınmalıdır.  Biliyoruz ki geleceğimiz gençlerimizin elindedir.

25 yıldır hep 20 yaşındaki gençlerimizin arasında olan bir üniversite hocası olarak, onların isteklerini, hayallerini, ihtiyaçlarını ve beklentilerini görmekte ve gözlemleyebilmekteyim.

 Bu nedenle zaman zaman gençlerimiz için aklıma gelen çeşitli projeleri ajandama not ediyor ve bunların zaman içerisinde olgunlaşmasını bekliyorum.

 Ancak özellikle son yıllarda ülkemiz gençlerini kötü alışkanlıklardan uzak tutmak amacıyla, alınacak pek çok önleme ilave olarak onları sportif faaliyetlere de yönlendirmemiz gerektiğini düşünmekteyim. 

Bu çerçevede memleketimizde yaz dönemlerinde yoğun olmak üzere özellikle voleybol, futbol ve basketbol veya geleneksel sporlarımız arasında bulunan okçuluk, yüzme ve güreş gibi branşlarda spor okullarının sayılarının artırılması gerektiği kanaatindeyim. 

Bu manada futbol başta olmak üzere kenti temsil eden spor takımlarının antrenmanlarını ve maçlarını rahatlıkla yapabilecekleri kalitede sahalara ihtiyaç bulunduğu da bir gerçektir.

 Bunun için sponsorlar bulmak suretiyle kentte ihtiyaç olan yeni ve büyük bir stadyumun yapılması için el birliğiyle gayret gösterilebilir. 

 Aynı zamanda imkân dâhilinde, şehir merkezinde belli başlı noktalarda olmak üzere çim sahaların oluşturulması da düşünülebilir.

 Bu noktada yürüyüş ve bisiklet yollarının da daha düzenli ve planlı bir hale getirilmesi ve orta yaşlılara yönelik spor alanlarının artırılması da önem arz etmektedir. 

Ayrıca gençlerimizin kitaplarla veya sanatla buluşturulduğu kitap kafelerin veya sanatsal faaliyetlere imkân verecek kurs ve eğitim fırsatlarının da zenginleştirilmesi elzemdir. 

Bununla birlikte geçmiş yıllarda şehrimizde, oldukça hoş örnekleriyle uygulanan Kızılay veya İzcilik Kampı örneğinde, Gençlik ve Spor Bakanlığımıza bağlı olarak dağcılık ve doğa üzerine tematik bir Gençlik ve Spor Kampı’nın kurulması hayal değildir.

 Uçuk bir proje gibi görülse de ülkemizde son derece başarılı uygulama örneklerini yerinde incelemek koşuluyla Çim Kayağı tesislerinin de bölgemizde uygulanabilirliği soruşturulmalı ve fizibilitesi yapılmalıdır.

 Diğer taraftan başta ilimiz futbol takımı Konyaspor olmak üzere ülkemizde süper ligde mücadele eden kulüplerimiz ile görüşülerek, sporcuların kamp dönemlerini Beyşehir’de geçirmeleri amacıyla şehrimize büyük bir spor tesisinin kazandırılması imkânları aranabilir.

 Nihayetinde Antalya ve Konya havaalanları şehrimize çok uzak bir konumda değildir.

 Diğer taraftan önemli bir turizm potansiyeline sahip şehrimizde, önümüzdeki yıllarda termal tesis çalışmalarına temel oluşturması açısından Yeşildağ Çamuru, Sevindik Ilıcası, Doğanbey Kükürtlü Suyu gibi benzeri doğal kaynakların yeniden inceletilerek elden geçirilmesi ve buna benzer alternatif enerji kaynaklarının da turizm alanında kullanılması imkânları da araştırılmalıdır. 

Bir yıldan fazladır bu köşede yazmakla birlikte, malum olduğu üzere sizlerin karşısına son zamanlarda sıklıkla çıkıyoruz. 

Şehrimizin kaderinin belli olacağı bu günlerde, bu şehrin bir evladı olarak ilgili ve yetkililer tarafından daha fazla dikkate alınacağını düşündüğüm için düşüncelerimizi ve önerilerimizi kısa aralıklarla paylaşmaya devam edeceğiz.

Hepinizi saygı, sevgi ve muhabbetle selamlıyorum.