BİÇERDÖVER GİRMEYECEK HUBUBAT TARLALARI VAR

Beyşehir ve çevresinde birçok tarlaya biçer bile girmeyecek durumdadır. Bunun en büyük sebebi yaşanan kuraklıktır. Kuraklığın yanı sıra yapılan çiftçi yanlış ve bilinçsiz uygulamaları bu zararı daha da arttırmaktadır. Yapılan bu yanlış uygulamaları birden fazla başlık altında inceleyebiliriz.

• Bitkilerin kuraklığa ve susuzluğa karşı direncini arttırmak için güçlü kök sistemine sahip olmaları gerekmektedir. Bunu için yapılması gereken tohum kaplamaları ve çıkış sonrası yapılacak uygulamalardır. Güçlü kök sistemi güçlü bitki demektir. Kökler bitkilerin beynidir.

• Üreticilerin yağış rejimini takip etmeyerek bir dekar tarlaya 20-25 kg klasik üre gübresini kullanması kurak geçen sezonlarda azotun yan etkisi olarak arazilerde yanma ile sonuçlanmaktadır. Klasik gübrelerdeki azotun yıkanma ve uçması gibi dezavantajları da göz önüne alınmalıdır. İklim değişikliğini göz önüne aldığımızda klasik Üre’nin yerine yavaş salınımlı gübreler tercih edilmelidir, yani azotun nem ile çözündüğü ve uzun süreli topraklarda kalan, yakıcılığı olmayan azot inhibitörü içeren gübreler kullanılmalıdır.

• Bir diğer yanlış uygulama ise tarlalarda bulunan yabancı otları öldürmek için kullanılan bazı herbisitlerdir. Herbisitler yani ot ilaçlarına yapısal olarak bakıldığında hormon etkisi göstermektedir. Kullanılan bazı herbisitler yağışsız geçen dönemlerde hububatlarda yan etki göstererek bitkilerin yanmasına ve zarar görmesine sebep olmaktadır.

Yaşanan kuraklık ve yanlış uygulamalar birleşince hasat zamanı birçok arazi biçer dahi giremeyecek durumda üretici bu yılda harmandan eli boş dönmek üzere. Üretmek her geçen gün zorlaşmakta ve kazanç azalmaktadır. Çiftçiler bilinçli ve doğru tarım uygulamaları yapmalıdır.