Başkan olursam…
Hepimizin bildiği gibi 31 Mart 2024 tarihinde ülkemizde yerel seçimler yapılacaktır.
Prof. Dr. Hüseyin MUŞMAL
-Dolayısıyla kısa zaman içerisinde yerel seçimler, gündemimizde öne çıkan hususlar arasında yer alacaktır.
Böylece yerel seçimler münasebetiyle Beyşehir'in geleceğinin ne olacağı gibi konular da konuşulacaktır. Nitekim memleketimizde başkanlık için aday adaylığını ilan eden veya ismi kulislerde konuşulmaya başlanan birbirinden değerli isimler bulunmaktadır.
Aday adaylarımızın artık konuşmalarına “Başkan Olursam” cümleleri ile başladıkları duyulmaktadır. Her birini şimdiden tebrik ederken ayrı ayrı başarılar dilediğimi de özellikle ifade etmeliyim.
Ancak bu konuda Beyşehir üzerine çalışmalar yapmış bir akademisyen olarak veya en azından sadece bir Beyşehirli olarak ben de bazı fikir ve düşüncelerimi zaman zaman sizlerle paylaşmak istiyorum.
Elbette ki Beyşehir hakkında söylenebilecekler burada yer verilen birkaç cümleden ibaret değildir. Bu nedenle mümkün olduğunca düşüncelerimizi sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz.
31 Mart 2024 öncesinde henüz adayların belirlenmediği bu süreçte, yalnızca inisiyatif sahiplerine değil, Beyşehir’de yaşayan hemşerilerimize de önemli görev ve sorumluluklar düşmektedir. Bunun için Beyşehirlilerin öncelikli problemlerinin ve taleplerinin ne olduğunu net olarak ortaya koymaları gerekir.
Zira şehrin öncelikli problemi ve yaşayanların talepleri somut olarak ortaya çıkarıldığında, Beyşehir'i yönetmeye aday olanlar bunları göz ardı edemeyeceklerdir.
Ayrıca bu konuda önemli bir kamuoyu oluşturulduğunda bu istekleri, aday adayları tarafından dikkate alınacak ve Beyşehir'in problemlerinin ne olduğunu layıkıyla kavrayabilen başkan adayları seçildiklerinde daha başarılı olacaklardır.
Beyşehir’de kiminle konuşursanız veya “Bölgenin en önemli üç sorunu nedir?” diye sorsanız, herhalde Beyşehir Gölü’nün içinde bulunduğu durumu bilen herkes gölü ilk üç içerisinde zikredecektir.
Çamur ve balçıklar nedeniyle dolduğu bilinen gölde yapılacak bilimsel ve teknik çalışmalar sonucunda öncelikle göl içerisinde ve çevresinde ciddi bir temizlik yapılması gerektiği bilinmektedir.
Bu nedenle önümüzdeki süreçte Beyşehir Gölü’nün mevcut durumu dikkate alınarak ve muhatapları ile görüşülerek gölün geleceği ile ilgili mutlaka köklü projeler üretilmelidir.
Bu konuya uzun uzadıya çalışmalar ve çalıştaylar yapılarak karar verilmesi gerekliyse de ilk akla gelen Beyşehir Gölü’nün yönetimi ile ilgili tüm kararları alabilecek "Beyşehir Gölü Planlama Müdürlüğü" gibi bir kurumun kurulması veya gölün tek elden yönetiminin sağlanması için bazı faaliyetler yapılmasıdır.
Vatandaşlarla konuştuğunuzda Beyşehir’deki park yeri ve trafik sorununun da ilk üç içerisinde yer aldığı söylenebilir.
Burada mutlaka ve vakit geçirilmeden ilgili ve sorumlu kurumlar ve birimlerle istişare içinde yeni ve önemli çözümler üretilmelidir.
Ancak ilk anda ve özellikle “Köprübaşından-Öğretmenevi” kavşağına kadar olan bölümde yol genişletme, araç otoparkı ve kaldırım gibi yeni bazı düzenlemeler yapılması gerektiği anlaşılmaktadır.
Ayrıca son 20 yılda ülkemizin hemen her tarafını duble yollarla ören devletimizin, ölümlü kazaların yaşandığı Konya-Isparta Devlet Yolunda Beyşehir-Şarkikaraağaç arasında bulunan kısmını duble yol olarak düzenlemesi de oldukça önemlidir.
Ankara-Konya ve Antalya bağlantısının kısaltılması nedeniyle ülke ekonomisine katkı sağlayan Gembos Yolu, bölgemiz açısından hayati bir önem taşımaktadır.
Nitekim yolun açılmasıyla hem güzergâh üzerinde hem de şehir merkezinde yeni pansiyon motellerin, hatta 4 veya 5 yıldızlı otellerin yapılması için bu alandaki müteşebbisler teşvik edilmelidir.
Böylece zaman içerisinde atılacak olan stratejik adımlarla Beyşehir kenti, ülkemizin önemli bir kongre merkezi hâline dahi dönüşebilecektir.
Özellikle Antalya bölgesinden müteşebbislerin Beyşehir’de 5 yıldızlı oteller açmalarının teşvik edilmesi, yatırımcıların bölgeye çekilmesi son derece önem arz etmektedir. Ayrıca bölgemizin sağlık turizmi alanında Türkiye’de önde gelen bölgeler arasına girebilmesi için mutlaka büyük projeler yapılması gerekmektedir.
Bu noktada öncelikle memleketimizdeki önemli hizmetlerden biri olarak bir bölge hastanesi durumunda bulunan Beyşehir Devlet Hastanesi’nin hekim kadrosunun sürekli zengin bir seviyede tutulması gerekmektedir.
Memleketimizde son derece gelişim göstermiş tüfek ve mermer sanayisi nedeniyle işsizlik oranlarının diğer yerlere kıyasla oldukça düşük olduğu söylenmektedir. Ancak bütün yükü bu alanlara bırakarak kenara çekilmek de doğru değildir.
Hem yeni istihdam alanların oluşturulması hem de bu alanların önünün açılması için kısa ve orta vadede bazı projeler üretilmesi gerekmektedir. Bu anlamda kısa süre içerisinde mutlaka uluslararası düzeyde bir Av Tüfekleri Fuarı’nın Beyşehir’e kazandırılması gerekmektedir.
Ayrıca orta vadede Beyşehir Organize Sanayi bölgesi içerisinde savunma sanayi alanında bir meslek yüksek okulu kurulması da son derece önemlidir.
Bununla birlikte silah sanayinde son derece önemli bir konumda bulunan Huğlu, Üzümlü veya Beyşehir’de, ASELSAN tarafından yeni bir yatırım imkânının oluşturulması için girişimlerde bulunulması da gerekmektedir.
Devam edecek…