Başkan Bayındır: "Seçimle ilgili kimseye kırgınlığım yok"

Beyşehir Belediye Başkanı Adil Bayındır, “Benim seçimle ilgili kimseye kırgınlığım yok. Oy veren de vermeyen de, kenardan köşeden dalanlara hani rol kapmaya, oy kapmaya çalışanlar benim için sorun değil. ‘Memleketimin çocukları’ diyorum. Onlara kırgınlığım yok.”diye konuştu.

Başkan Bayındır, Beyşehir Belediyesi’nde düzenlediği basın toplantısında ilçede görev yapan yerel ve ulusal basın kuruluşlarının temsilcileri ile bir araya geldi.

“BENİ DÜN NE GÖRDÜYSENİZ, AYNI ADAMIM”

Bayındır, “Dün, dünde kaldı cancağazım, artık yeni şeyler söylemek lazım’a lafı getirelim. Bugünden itibaren beni dün ne gördüyseniz aynı adamım.Bu kapı açık, aşağı kapı açık. Ben kapı arkalarına saklanan adam olmadım. ‘Varım, 5 dakika bekleyin, geliyorum’ demişimdir. İş vardır, güç vardır. Ama ben insanlara samimiyetle söylüyorum bunu, basınım biliyor bunu zaten. Sizler hepiniz biliyorsunuz. Bizim güler yüzümüz olur, samimiyetimiz olur”ifadelerine yer verdi.

Basın toplantısında geride kalan seçim sürecini değerlendiren ve yeni dönemde yapacaklarını anlatarak hayata geçirmeyi taahhüt ettiği projelerle ilgili konuşan Bayındır, gazetecilerin yönelttiği soruları da açık yüreklilikle cevaplandırdı.

“BEYŞEHİR’DE ARTIK KURALSIZLIĞI KALDIRMAK İSTİYORUM”

Beyşehir’de yeni süreçte yepyeni bir dönemin olacağının mesajlarını veren Bayındır, “Önümüzdeki bu 5 yıl, ‘benim 5 sene sonunda kurallar silsilesini Beyşehir’de kabul ettirme dönemim’ diyorum buna; ‘kuralları yerleştirme dönemim’ diyorum. Yani, kaldırımından işgaliyelere kadar bütün bunları tepeden tırnağa çözüp, rastgele yerlere park yapmak, arabayı gelişigüzel koymak, istediği yerden dönmeyi engellemek, bunu da UKOME ile yaptığımız plan doğrultusunda, Beyşehir’in köprübaşına, Adliye sonuna kadar, bir tarafta da Orman kavşağından veya Öğretmenevinden Beyşehir’in ana güzergahları, dönen yolumuza kadar, Atatürk caddesi dahil, İş Bankası’na dönen yolumuz, Yapı Kredi’den yukarıya doğru Vakıfbank’ın önünden diyelim. PTT’nin yanından diyelim Özdilek Caddesi diyelim. Bütün bu yolları derli toplu hale getirip çift olanlar çift, tek yön olanlar tek yön, bu şehirden kuralsızlığı kaldırmamız lazım.”diye konuştu.

‘Geçen dönem belediye başkanlığında niye böyle bir şeyleri söylemediniz?’ denirse buna da cevabının olduğunu anlatan Bayındır, yaşanan KOVİD-19 dönemini hatırlattı ve başkanlığa başlamasının hemen ardından yürütülmeye başlanan doğalgaz altyapı çalışmalarına vurgu yaparak, “Birinci senemizdi. Beyşehir’de doğalgaza hızla girdik, hepiniz biliyorsunuz. Süratle yamama, kapama işleri. Zor günlerdi o günler.”ifadelerini kullandı.

“DİĞERLERİYLE BİRLİKTE, 5 CİDDİ PROJEYİ DE TAMAMLAMAK İSTİYORUM”

Zor geçen bir seçim sürecini geride bıraktıklarını ama hemşerilerinin takdir ve desteği ile yeniden 5’inci kez belediye başkanlığını kazandığını anlatan Bayındır, yeni dönemde 2024-2029 yılları arasında taahhütlerini yerine getirmek için Yüce Mevla’dan yardım etmesini dilediğini belirterek, “Tek bir dileğim var; 2024-2029 arası dönem. Takdir-i ilahi, ona geleceğim. Ama şu var benim taahhütlerimi yerine getirmek için Mevla yardım etsin bir, iktidarımız yardım etsin iki, büyükşehirimizle birlikte uyum içinde bu önümdeki gelecekteki Beyşehir’in geleceği için, ‘her şey Beyşehir için’, Türkiye yüz yılı döneminde Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu iddianın içinde yer alabiliriz inşallah.

 Ve Beyşehir halkının beklediği ciddi, devasa 5 projeyi, mutlaka 26-27 proje olabilir ama, benim gözümde 5 tane ciddi olan tarafı var. Hani Beyşehir’in olmazsa olmazı 5 tanesi var. Öbürleri keyfe kederdir ama 5 tanesi hayat bulursa Beyşehir’in hemen bir lig değiştireceğini, bir üst seviyeye çıkacağını, daha doğrusu bir çıta daha yükseltmiş olacağımızı söylemek istiyorum. Şehrimizin nüfustan kaynaklı ekonomisini, ona bağlı yeni gelişmeleri, peşinden izlersek, Beyşehir ekonomisinde büyük bir gelişme ve değişme olacağını, değişime doğru gideceğimizi, söylersek abes bir şey söylememiş olurum. Yani yanlış bir şey söylememiş oluruz.”diye konuştu.

“5 DÖNEM SONUNDA İZ BIRAKMAK İSTİYORUM”

Yeni dönem sonunda arkasında iz bırakıp giden bir Adil Bayındır’ı arzu ettiğini dile getiren Bayındır, şöyle devam etti:

“Kimsenin kalbini kırmadan ama doğruları anlatarak. Şehrimizin kurallarına uymayanlarını  uyararak, süreler tanıyarak  ama uzun değil  ve arkasından da  süratle tedbirleri alarak.

 Beyşehir’i otopark sisteminden tutun da  yayanın geçtiği kaldırımına kadar  yürüdüğü yerine kadar, işgaliyeler dahil  kaldırmak üzere,  sakin, kolay  yürünen bir şehre dönüştürmek Beyşehir’i. Çarşı Pazar esnafının  kapısının önünde  4’er 5’er araba ile geldiği,  aile boyu toptan minibüsler aldığı, yani  4 tane minibüsle geliniyor bir de; minibüs işte boylu boyunca uzunca,  biri böyle koyuyor, biri şöyle koyuyor, bir yandan da müşteri bekliyorlar,  böyleleri  de var, isimlendirmiyorum.

“HEDEFİM YENİ DÖNEMDE BİR DÜZENE SOKMAK ŞEHRİ”

 Amacım  bir düzene sokmak  bu şehri, kurallara uyan bir topluma doğru gitmek…  Beyşehir’i gecesiyle gündüzü ile ışıl ışıl bir şehre doğru götürmek muradım.

“KAMUOYUNDAN DESTEK İSTİYORUM”

Koyduğum hedefler, Allah’ın izniyle, yine söylüyorum, büyüklerimizin desteğiyle halkımızın desteğiyle,  halkımızdan maddi destek değil, sadece manevi,  ortaya attığımız iddiaların onun lehine olduğunu anlayarak,  ‘boş ver bunu bugün  yapılmasın’ diyen felsefe değil, ‘ya bu yapıyorsa da, o yapıyorsa da biz bu memleketin huzurlu olmasını  istiyoruz’ diyenlerin çoğaldığı günleri görmek için ben Beyşehir kamuoyundan desteği sizin  aracılığınızla istiyorum.  Beyşehir’de evvela  bu şehrin ‘vay efendim,  çöp gelmiş,  oraya naylon poşet atılmış, buraya kola şişesi atılmış, şuraya şu atılmış’tan ziyade  bunu atana ters bakmalıyız biraz.

  Yani bu insanlar akşama kadar  toplasa ben ölçüyorum şu üç dört gündür  sabahları bakıyorum, gece de gündüz de alıyoruz ama,  değişmiyor bu manzara. Arkadan bir şeyler atılmaya devam ediyorsa, birileri  ‘kurumlar çalışıyor nasılsa dökelim’  böyle bir şeye kapılıyorum,  psikolojiye kapılıyorum.  Bir el sanki devamlı atıyor ama ‘maşaalah’ diyorum,  ne kadar seri batırabiliyoruz, biraz toplumun bilincinde, bu konuda sizlerin de desteğiyle  kamuoyumuzun sağduyu sahiplerinin de desteğiyle,  benim gibi düşünenlerin sayısını çoğaltmamız lazım. Elbette bu memleketin insanı,  maaş alıyorsa çalışacak, temizleyecek,  burada çalışan adam, ama bunu  ‘devamlı alınıyor nasıl olsa’ diyerek atmak da yanlış yani.  Bu memlekete dışarıdan çok gelenler var. Bunları görüp yanlış düşünenler var. Bunların artık değişmesi lazım.”

(devam edecek)