“Hedef alınan yalnızca CHP değil, milletin ta kendisidir”
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun lisans diplomasının iptal edilmesinin ardından, sabah saatlerinde İBB’ye yönelik terör ve örgütlü suçlarla ilgili yürütülen iki ayrı soruşturma kapsamında gözaltına alınmasına CHP Beyşehir Teşkilatındanda tepkiler yükseldi


İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun üniversite diplomasının iptal edilmesinin ardından, sabah saatlerinde İBB’ye yönelik terör ve örgütlü suçlarla ilgili yürütülen iki ayrı soruşturma kapsamında gözaltına alınmasına CHP Beyşehir İlçe Teşkilatı’ndan da tepkiler yükseldi.
CHP Beyşehir İlçe Başkanlığında yaşanan son gelişmelere ilişkin olarak basın açıklamasında bulunuldu, “Hedef alınan yalnızca Cumhuriyet Halk Partisi değil, milletin ta kendisidir.”denildi.
Partililerin de bir araya geldiği ilçe teşkilatındaki toplantıda basın açıklama metni, İlçe Başkanı Sefa Akar tarafından okundu.
Açıklamada; “Türkiye, halkın seçme ve seçilme hakkını, halkın iradesini ve seçtiklerini hedef alarak siyasi ömrünü uzatmaya çalışan Erdoğan iktidarının büyük siyasi saldırısıyla güne başladı. Erdoğan ve çevresindeki dar çıkar grubu halkın seçme ve seçilme hakkına açık bir darbe girişiminde bulunmuştur. Bu, millete topyekun bir saldırıdır.”şeklinde görüşlere yer verildi.
Türkiye’de yapılan son seçimde halkın iradesiyle CHP’nin Türkiye’nin birinci olduğunun hatırlatıldığı açıklamada, milletin iradesiyle yükselen bu büyük gücün halkçı belediyecilik anlayışıyla, ön seçim kararlılığıyla, şeffaf ve adil yönetim ilkeleriyle iktidarın korkulu rüyası haline geldiği savunularak, şu düşüncelere yer verildi:
“Ve şimdi, seçimle kazanamayacaklarını anlayanlar, zorbalığa başvurmaktadır. Hedef alınan yalnızca Cumhuriyet Halk Partisi değil, milletin ta kendisidir.
Erdoğan’ı sandıkta 4 kez yendiği için defalarca iktidarın saldırılarının hedefi olan Cumhurbaşkanı Ön Seçim Adayımız, Türkiye Belediyeler Birliği ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu ve İstanbul’daki çalışma arkadaşları, belediye başkanlarımız, yol arkadaşlarımız, gazeteciler, fikir insanları, toplumun her kesiminden yurttaşlar bu sabah itibariyle gözaltına alınmıştır.
“BU BİR DARBEDİR!”
Milletin yerine karar vermek, halkın iradesinin yerine geçmek ya da ona engel olmak için güç kullanmak darbedir. Şu anda bir sonraki cumhurbaşkanını milletin belirlemesine engel olmak üzere bir güç devrededir. Bu güç, ülkeyi kendi iktidarı için rehin almak isteyen dar ve küçük bir çıkar grubudur. Bu güç bertaraf edilmezse, 86 milyon vatandaşımızın can ve mal güvenliği kalmayacak, ülkemiz felakete sürüklenecektir.
Aynı şekilde, her türlü pervasızlığı kendine hak gören bu siyasi azınlık, bu sabah itibariyle Cumhuriyetimizin 100 yılı aşan temel ilkelerini ve işleyişini askıya almak ve çok partili demokrasi hayatımızı yok etmek için de harekete geçmiş durumdadır.”
Açıklamanın devamında; İmamoğlu ve CHP’nin adalet ve demokrasi talep eden herkesin ortak sesi, ortak nefesi ve ortak iradesi olduğuna vurgu yapılarak şöyle devam edildi:
“Bu mücadele, sadece Ekrem İmamoğlu’nun, sadece Cumhuriyet Halk Partisi’nin mücadelesi değildi.r Bu, 86 milyonun geleceğine sahip çıkma mücadelesidir.
Bugün de Ekrem İmamoğlu, Cumhuriyet Halk Partisi ve 86 milyonluk büyük milletimiz bu darbenin karşısında sağlam ve dirayetli bir şekilde durmaktadır.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak iktidarın kumpaslarına dün boyun eğmediğimiz gibi bugün de boyun eğmiyoruz. Siyaseti iktidarın istediği sınırlarda yapmadık, yapmıyoruz.
Ekrem İmamoğlu milletimize emanettir. Esas güç millettir ve en sonunda mutlaka millet kazanacaktır... Hiç şüphe yok ki yine öyle olacaktır.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak gücümüzü milletimizden ve Cumhuriyetimizden alıyoruz. Kararlıyız. Boyun eğmiyoruz.Milletin iktidarının müjdesini veriyoruz.Ülkeyi rehin almaya çalışanlara sesleniyoruz:
Sandıktan kaçmayın! Mertçe mücadele edin!Ve buradan bütün milletimize sesleniyoruz, bütün Cumhuriyet sevdalılarını çağırıyoruz,
23 Mart’ta ön seçim sandıklarında buluşalım. Oylarımızla, irademizle, örgütlü gücümüzle, bu hukuksuzluğa dur diyelim!Her şey çok güzel olacak! Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz”
