Beyşehir Gölü 1933'te de millet meclisinde gündem olmuş!

Günümüzde kuraklığın pençesindeki Beyşehir Gölü’nün bundan tam 92 yıl önce su seviyesinde en düşük dönemi yaşadığı ortaya çıktı.

Beyşehir Yayın: 28 Ağustos 2025 - Perşembe - Güncelleme: 28.08.2025 03:01:00
Editör - Ali Rıza Önses
Okuma Süresi: 4 dk.
Google News

Beyşehirli tarihçi Prof.Dr.Hüseyin Muşmal, Haber Önses’e yaptığı açıklama ile su seviyesi ile ilgili yaşadığı sorunlar nedeniyle günlerdir Türkiye’nin gündeminden düşmeyen Beyşehir Gölü ile ilgili tarihi verilere ışık tuttu.

Beyşehir Gölü’nün son 120 yılda en düşük seviyesine 1933-1934 yıllarında ulaştığının tarihi kayıtlarda yer aldığını anlatan Prof.Dr.Muşmal, “1933-34 yıllarında birden çekilmemiş göl.1926’dan 27’den itibaren yağışsız bir dönem nedeniyle Beyşehir Gölünde geri çekilmeler başlamış ve bu çekilme 1933 yılında 1121,85 kotuna ulaşmış.

Bu nedenle de bölgedeki kanaat önderleri, bölgenin temsilcileri, belediye başkanları, milletvekilleri Beyşehir Gölü’nün durumundan haberdar oldukları için konuyu Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne taşımışlar.”şeklinde bilgilere yer verdi.

Prof.Dr.Muşmal, Beyşehir Gölü’nün etrafında çok sayıda yerleşim olduğunu ve bu yerleşimlerde yaşam süren insanların gölün imkanlarından sulama,balıkçılık,kamış üretimi, etrafındaki arazilerde üretim yaparak istifade ettiğini, göldeki adalardan da yararlanarak hayatları boyunca gölle haşır neşir durumda olduğunu vurguladı.

"GÖLÜN TAŞMASI,ÇEKİLMESİ HER DÖNEM GÜNDEM OLUR"

Dolayısıyla gölün her türlü hareketinin çevresindeki insanları etkilediğinin altını çizen Muşmal, “Bu nedenle de tarihi kayıtlarda gölün taşması ya da geri çekilmesi ile ilgili mevzular ülke gündemini işgal ediyor, basında yer alıyor.

Hatta vahim durumlara geldiği zaman devletin, milletin meclisinde gündem oluyor.”ifadelerine yer verdi.

1905 yılından itibaren Konya Ovası Projesi (KOP) çalışmalarının başladığı dönemden itibaren gölün seviyesi ile ilgili farklı istasyonlarda yapılan ölçümlerden haberdar olduklarını açıklamasında vurgulayan Prof.Dr.Muşmal, Beyşehir Gölü’nün son 120 yıl içerisindeki tarihte en düşük su seviyesine 1933-1934 yıllarında ulaştığını aktardı.

Bu yıllarda gölün birden çekilmediğini, 1926-27 yıllarından itibaren yaşanan yağışsız dönem sebebiyle gölde başlayan çekilmelerin 1933 yılında 1120,85 kotuna ulaştığını bu nedenle de yaşanan sorunun günümüzde olduğu gibi TBMM’nin gündemine taşındığını anlattı.

Konunun 1933 yılında TBMM’nde görüşüldüğünü ve Konya vekili tarafından dönemin ziraat bakanına Beyşehir Gölünün durumu ile ilgili soru yönlendirildiğini ifade eden Muşmal, şunları aktardı:

“TBMM’nin tutanaklarına meclisimizin arşivinde ulaşmak mümkün. Ben 1933 yılında gerçekleştirilen bu soru ile ilgili ziraat bakanının verdiği cevaba da muhatap oldum.

Kayıtlarda, tarihi vesikalarda 1933 yılında Beyşehir Gölünün TBMM’nde gündem olduğu, tartışıldığı ve gölün çekilmesinin önüne nasıl geçilmesi gerektiği, bununla ilgili neler yapılması, hangi çözüm önerilerinin alınması gerektiği, millet meclisimizde tartışılmış ve konuşulmuş.

“1121 KOTUNUN ALTINDAKİ SEVİYE HER ZAMAN BEYŞEHİR GÖLÜ İÇİN TEHLİKE OLUŞTURUYOR”

Neyse ki zaman içerisinde alınan bazı tedbirlerle birlikte 1933’ten itibaren Beyşehir Gölü kendisini toparlamaya, yeni yağış dönemleri ve alınan tedbirler neticesinde  Beyşehir Gölü  normal seviyesine  ulaşmaya başlamış.

 Gölümüzün özelliği şu;  normal seyrinde  1121 işletme kotuna sahip, dolayısıyla 1121 kotunun altındaki  seviye her zaman  Beyşehir Gölü için  tehdit oluşturup  Beyşehir gölünde bir  tehlike yaşandığını gösteriyor.

1125,50 m. kotu ise taşkın kotu; yani yapılan ölçümlerde Beyşehir Gölünün ortalama 5 metre  arasında bir değişim gösterdiği tarihi kayıtlardan görülüyor.

“BEYŞEHİR GÖLÜNE ACİL NEŞTER VURULMALI”

Ancak,  şimdi o 5 metrenin  altında bir çekilmenin yaşandığı döngüye, döneme gelmiş bulunuyoruz.

 Onun için Beyşehir Gölü ile ilgili  acilen  tedbir alınmalı,  Beyşehir Gölü masaya yatırılarak  gölün içinde bulunduğu sıkıntılarla ilgili  farklı disiplinlerdeki bilim adamları  ve devletimizin önemli yetkililerinin  Beyşehir gölüne  neşter vurmaları gerektiğini söyleyebiliriz.”

Ek Fotoğraflar
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.